cash. Edeple gelen lütüfla gider… Şeyh Abdulkadiri Geylani Hazretlerinin Dervişleri ve Ahmed Er-Rufai Hazretlerinin Dervişleri her cuma gecesi zikirlerine 200 yıldır devam etmektedirler. Kadiri ve Rufai 1078 Yıllarında yaşamış, islam dinine büyük hizmetler etmiş, binlerce kişinin müslüman olmasına vesile olmuş ve binlerce müridi ile Kadiri tarikatına rehberlik eden Şeyh Abdulkadiri Geylani Hazretlerinin, Halifelerinden Seyyid Sufi Muhammed Hazretlerinin Dergahı…Kendisi vefat ettiğinde 130 yaşlarında idi. Ustadı Seyyid Hüseyin Hazretlerine 40 yıl arkadaşlık yapmıştır. Kadiri ve Rufai icazetini alıp Karadut Köyümüzde Dergah inşa etmiştir. Kendisi duvar ustası olmakla beraber nice sufi yetiştirmiştir. Allah kendisinden Razı Meclisine Ahmed Er-Rufai Hazretleri manen iştirak etmiş, Kadiri ve Rufai dervişlerine öncülük etmiştir. Seyyid Hüseyin Sufi Muhammedin Ustadı Seyyid Sufi Muhammed Dergahımızın Piri Hacı Ahmet Baba Gönüller Sultanı HACI BABA Seyyid Ahmed Güneş Hacı Baba olarak tanınan Dergahımızın Sultanı, Evladı Resul Hacı baba Hazretleri Sufi Muhammedin 4. En küçük erkek evladıdır. Kerametleri Zahir Duası Makbul Kadiri Ve Rufai Herkece Sevilen ve Sayılan Karadut Camimizin yenileyen Allah dostu. Hacı Babamız... Muhammed Fakirullah Muhammed Fakirullah Haki Payi Evliya Hacı Ahmet Babamızın Mahdumudur, İlahileri ile milyonlara hitap eden Muhammed Fakirullahın 4 ilahi Albümü ve 2 Kitabı bulunmaktadır. Ya Rabbena Ya Rabbena II Siirler Ey Deste-i Gül Seyyid Hüseyin Sufi Muhammed Karadut Hacıbaba Dergahı MerkezDergah , MescidGeçici olarak kapalı02402 Karadut/Kâhta/Adıyaman– Bilgiler Google haritasından alınmıştır. DERGAHIMIZIN FACEBOOK SAYFASI
Ahmed Er-Rufai Hazretleri Akıl Hak Yolcusunun Düsturları/Ahmed Er-Rufai Hazretleri Seyyid Ahmed Er-Rufâî Hazretlerinin “Hak Yolcusunun Düsturları” ismiyle yayınlanan bu kitabı, üç eserden meydana gelmektedir. El-Hikemü’r-Rifaiyye, En-Nizamü’l-Has li-ehli’l-İhtisas ve Kırk Hadis. El-Hikem ve En-Nizamü’l-Has isimli küçük risaleler, Seyyid Ahmed Er-Rufâî Hazretlerinin doğrudan yazmış olduğu iki ayrı kitapçıktır ve fevkalade isabetli ve nefis izah ve açıklamaları ihtiva etmektedir. Her üç eser de, muhtevaları itibarıyla, Allah’a giden yolda bir mümin - müslümanın uyması ve uygulaması gereken ahlâki esasları öz olarak dile getirmektedir. BİLGİ Soru, görüş ve isteklerinizi içeren mesajlarınızı lütfen iletişim sayfamızdan bize iletiniz.
“Bir gün, Mûsâ -Yârabbi, benim için sana şükretmek, verdiğin nîmetlere teşekkür borcunu ödemek mümkün olur mu? Senin, vücûdumda bulunan her kılda iki lûtfun vardır dedi. Şöyle cevap aldı. “Yâ Mûsâ, nimetlerime şükretmeye karşı aczini anladınsa, yeter, bu şükür sayılır.”Hazret-i Pîr Rifâi “Vuslat kapıdır, Allah’ın lütfu anahtardır, cömertlik merdivendir, ihlas kuvvettir. İhlas sahibi olduğun vakit merdivene çıkarsın, cömert olduğun vakit anahtara ulaşır, Allah’ın izniyle kapıyı açarsın. Tarikat; doğruluk, ihlas, iyi huy ve kerem üzerine kuruludur. Zenginlik ilimle ve süs hilim yumuşak huy iledir…” “İnsanların ayıbına bakmamak dervişin şartlarındandır” “Biri sana; Ben göklere yükseldim veya yükselirim’ derse ona inan, inkar edip yalanlama! Eğer yalancı ise yalan kendisinedir, sana bir zararı yok. Eğer o kimse doğru söylemişse onu yalanlayıp inkar ettiğinden dolayı sen zarar görürsün” “Cenab-ı Hak’tan başkasının külli ve cüzi herhangi bir etkisi olduğuna inanmak Allah’a ortak koşmaktır, küfürdür” “Hikmet, Allah’tan korkmaktır. Rabıta, Allah’a tevekküldür. Tedbir, işlerini Hakk’a havale etmektir. Teslim Hepsi Allah’tandır de’Nisa 4;78 sırrı üzerine amel etmektir” “Nefsini, hallerini ve amellerini görmek, yani onlara değer vermek Allah’ın gazabına yol açan şeylerdir. Ameli için Allah’tan karşılık beklemek ise ondan daha ağır sonuç doğurur” “Bir kimsenin Hak’tan gayri şey için sevinç duyması daha sonra o kimsenin vehime, kuruntuya kapılmasına yol açar” “Boş sözden, dedikodudan ne kadar başlar uçmuş, ne kadar kimsenin dini mahvolup gitmiştir” “Mevcudatı genellikle beğenmek muhabbetin sağlamlığına, onları kısmen beğenmek ise zulmete yol açar. Nurlar kalpte yerleşirse, organlardan iyilik doğar. Dünya sana yönelirse onun meşguliyeti bitmek tükenmek bilmez; yüz çevirdiğinde ise ateşine katlanılmaz. Akıllı olan, ikbalinde meşguliyet, idbarında hasret olan şeye güvenmez. İddia sahibi olmak ahmaklıktır, kalp onu tutmaya dayanamayıp dile sevkeder. Ahmağın dili de onu söze getirir” “Kimseyi küçük görmemelisiniz! Dünya işlerine ve ümmetlerin hallerine ve adetlerine ibret gözüyle bakmalısınız” “Kalp bir cevherdir, gaflet toprağı ile karanlık ve yıkık hale gelir ki, cilası fikir, nuru zikir, koruyucusu sabırdır” “Zikir, vesvese verenden kalbi korumak, insanlara meyletmeyi terketmek, her türlü davadan boşalmak, vahdeti kesrette bulmak, kalbe gelen manayı iyice düşünmektir. Doğruluk, Hakk’ın yardımının merdiveni, takva, hidayetin evi, teslim olmak, ilahi emre riayetin ta kendisi, ihlas en iyi korunma yolu, velayet ise Hak için mahzun ve alçakgönüllü olmaktır” “Her Müslümanın kalbinde ilahi bir vaiz vardır. İnsanın kendine kendinden öğüdü olmazsa, edilecek vaaz ve nasihatten faydalanamaz. Gaflette kalan biçare nasihatten ne fayda görebilir? Gaflet yüreğin karalığıdır” “Korkudan muhasebe kendini hesaba çekme, muhasebeden murakabe kendi iç alemini gözetme, murakabeden meşguliyet, meşguliyetten Hak için meşguliyete devam etmek hasıl olur” “İslam hikmetin ruhudur. Arif akıllı olmazsa vesveseci olur, akıl sahibi hakimhikmet sahibi olmazsa hata eder. Hakim mümin olmazsa evhamlı olur” “Hikmeti bulduğunuz yerden alınız! Dikkat nazarınızı hikmet ve hakikate açınız, nereden çıktığına ve kimden göründüğüne bakmayınız!” “Kuran okuyunuz, Kuran okumayı bilmeyen Kul Hüvallahü Ahad’ı okusun; onu üç kere okumak hatim gibidir” derdi, hakkında da” “O delil, o kapı, o vasıta ve en çok nasibe sahip olan ve o en büyük sırdır” buyururlardı” “Ehl-i Beyt’in şanını ululayın, onlara ikram ve hürmet ediniz! Onlar hakkında bir kimsenin kötü şeyler söylediğini işittiğiniz vakit, gücünüz yeterse susturunuz, mümkün olmazsa, parmaklarınızı kulaklarınıza tıkayınız! Çünkü dünya ve ahiret ve bunlardaki her şey, bu büyük aileye bağış olarak verilmiştir; ve onlar hakkında Cenab-ı Hak Ey Ehl-i Beyt, Allah sizden sadece günahı gidermek ve sizi tertemiz yapmak istiyor Ahzab 33;33’ ve De ki Ben buna karşılık, akrabalık sevgisinden başka bir ücret istemiyorum Şura 42;23’ buyurmuştur” “Senden üstün olanlarla sohbette dikkat edilecek edep, iyi hizmettir. Aynı seviyeden olanlarla sohbet, onları kendine tercih etmektir. Kendinden aşağıda olanlar hakkında edep, onlara şefkat etmek, öğüt vermek ve güzel terbiye vermektir” “Derviş olana göre bir nefes alacak kadar zaman, pek değerlidir. Vaktinizi boşa geçirmekten sakınmalısınız; çünkü vakit kılıçtır, iyi ameller işlemezseniz sizi keser” “Bir buğday tanesi ayak altında kalır da hürmet gösterilmezse Hakk’a şikayet eder, bundan dolayı da fiyatlar artar” “Nimeti inkar etmek, onun yok olmasına sebep olur; karşılığı budur. Nimetin şükrü, nimetin değerini itiraf etmektir” “Teslimiyet bıçağıyla, itiraz ve muhalefet ipini kesip bitirdiğiniz vakit zikretmiş olursunuz. Size deli’ deninceye kadar Allah’ın zikri ile meşgul olunuz” “Vecd ve sema/musiki tarikatın kandili, tevhid ve marifet ise hakikatin kandilidir” “Ben size sebeplere sarılmayı bırakarak ticaretle, sanatla ilgilenmeyiniz’ demiyorum; fakat haram ve gaflet karıştırmayınız!’ diyorum” “Tevazu ilmini tahsil et, hayret ilmini öğren, alçak gönüllülük ve Hakk’a muhtaçlık bilgisini tahsile çalış! Alemi de kendini de bu hallerinle aldatıyorsun. Dostunun düşmanlarından uzaklaşmayınca, kendisine yaklaşamazsın. Düşmanlarıyla düşüp kalkarsan seni kabul eder mi?” “Kolaylıkla ve zahmetsizce dost arayan, vaktini dostsuz geçirir” “Senin dostun, seni günahlardan sakındırandır, arkadaşın, ayıplarını gösterip gördüren ve kardeşin, seni Hakk’a irşad edendir” “Cenab-ı Hakk’a; Ya Rab, beni ilimle zenginleştir, yumuşak huyla süsle, takva ile yücelt ve afiyetle güzelleştir’ diye dua eyle!” “Arifin vecdi imandır, durması izandır. Samimi kulluk, kulun Cenab-ı Mevla’sına teslimiyette bulunmasıdır; çünkü insan, kendi nefsine yardım etmeye kalkışır ise yorulur. Cenab-ı Hakk’a işleri havale ederse akrabası ve yakınları olmaksızın yardım görür ve başarıya ulaşır” “Nefsinden ve masivadan vazgeçmiş ve doğuştan getirdiği tabiatını yok etmiş olanlar ebedi olarak cehaletten kurtulmuşlardır. Dervişlik, cübbe ve sarıktan ibaret değildir. Cübbe hüzünden, sarık doğruluk ve ihlastan olmalı, elbiseler tevekkülden dokunmalıdır. Biliniz ki, arif olan görünüşte şeriat nurlarından uzak olmaz. İçindeki muhabbet ateşi sönmez. Kıl ucu kadar bile yoldan sapmayarak emirlere uyar. Yüreği vecd ve hal ateşi üzerinde kebap olur” “Aşağıda gelecek vasıflar ve huylar öldürücü zehir olduğundan, onlardan sakınıp uzaklaşarak Allah’tan korku üzere bulunmanızı tavsiye ederim. Bunlar; haset, kibir, yalan, gıybet, hırs, öfke, riya ve zulümdür” “Nefis üç kısımdır; emmare, cahil ve asilerin, levvame, müminlerin, mutmainne de başarıya erenlerin ve ariflerin nefsidir” “Nefse ait güçlerden en üst seviyede olanı şehvettir; onu rahatsızlık verici bir korku yahut kuvvetli ve sağlam bir şevkten başka bir şey yok etmez” “Hak Teala’nın kulları olan yüce veliler hazretlerinden yardım isterseniz, görülecek yardımın kendilerinden olduğuna itikat etmemelisiniz. Bu inanış şirktir. Ancak Hakk’ın veli kullarına ilahi sevgisi olduğundan, yardımı bu sevgi üzerine kurup, istedikleriniz Allah’tan olmalıdır” “İhlas, amelleri dünya ve ahiret için yapmayıp sırf Allah için yapmaktır” “Bir adamın akıllı olduğu sıkıntı zamanında sabırlı, bolluk zamanında alçak gönüllü, her işte ihtiyatlı ve hakkı gözetici olmasından bilinir” “Halkın haklarını bilip tamamiyle yerine getirirseniz, yani büyüklere hürmet, küçüklere merhamet, kötülük edenlere iyilik, iyilik gördüklerinize layık olan davranışı gösterip, halkın büyüklerinin öğüdünü dinler, kötülerinden uzaklaşır, biçarelere yardım ederseniz, halk sizden emin olur, hepsinin güvenini kazanırsanız, nefsinizi iyi yönetmedeki başarınızdan dolayı, Cenab-ı Hakk’ı razı etmiş olur ve akıllı ve hikmet sahibi kimselerden sayılmış olursunuz. Eğer nefsinizi bilmeyerek cahillik eder ve halk katında değer bilmezlikte bulunursanız, o halde kendinize yazık etmiş olursunuz. Allah’ın gazabına uğrarsınız ve ahmaklardan sayılırsınız. Kıvılcımı üstünüze sıçratıp kendinizi ateşe yakmayınız!”… Seyyid Ahmed er-Rifai Hazretleri
Seyyid Ahmet Er Rufai Hazretlerinin Duası Seyyid Ahmed Er Rufai Çok güzel anlamlı duası Bismillahirrahmanirrahim Elif Lam Mîm, O kitap Kur’an; onda asla şüphe yoktur. O, müttakîler sakınanlar için bir yol göstericidir. Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar. Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesinkes inanırlar. İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler de ancak onlardır. Bakara 1-5 Bir olan, ortağı olmayan Allah’tan başka ilah yoktur. Mülk O’ nundur. Hamd onundur. O her şeye kadirdir. Ey Allah’ım! Ey Hayy, Ey Kayyûm olan! Ey Celal ve İkram sahibi! Senden, yarattıklarına emanet ettiğin esrarın hürmetine istiyorum. Arşının izzeti, zatının kudsiyeti kudsiyetin, yüzünün nûru nurun, İlminin tamamı, kıymetinin sonsuzluğu, kudretinin zenginliği rahmetinin enginliği, şükrünün hakkı, İradenin gücü ve zatının azameti hürmetine istiyorum. Bütün sıfatların,bütün isimlerin, sırrının gizemi, gizeminin güzelliği ve iyiliğinin bereketi hürmetine istiyorum. Minnetinin kemali, cömertliğinin feyzi, gazabının kahrediciliği, rahmetinin ona baskın gelişi, sözlerinin sayısı, şerefinin inayeti ve gücünün yüceliği hürmetine istiyorum. Tekliğinin eşsizliği, birliğinin tevhidi, bekanın devamlılığı, kudsiyetinin ebedîliği, rubûbiyetinin ezelîliği ve büyüklüğünün azameti hürmetine istiyorum. Celalin hürmetine istiyorum Allah’ım Cemalin, kemalin, ikramın, efalinin yüceliği, uluhiyetinin önderliği, Azametin, merhametin ve minnetin hürmetine istiyorum, Allah’ım. Şefkatin, lütfun, hayrın, ihsanın hürmetine istiyorum. Senin hürmetine Ya Rab! İmdadınla, senden yardım istiyorum. Senden, her türlü gamdan, kederden, sıkıntıdan bir ferahlık; ve her türlü beladan, şiddetten, darlıktan bir kurtuluş bahşetmeni diliyorum. Zamanlarımı seninle bayındır kıl, sırlarımı muhabbetinle aydınlat, gözümü, lütfünun izlerini görmekle aydınlık eyle, basîretimi yakınlığının nurlarının parıltılarıyla aydınlanmış ve delil kıl. Kaf- ha- ya- ayn- sad -hakkı için,Ha- mîm- ayn- sîn- kaf” hakkı için, Ta-ha” , “Ta sîn”, “ Sad”, “Ya-sîn”, “Elif -lam-ra”, “Elif -lam-mîm, “Nûn”, “Ha-mîm”, “Ta-sîn-mîm” hakkı için. “ Kur’an-i Azim’in sırrı hürmetine,” “Ey Alî, Ey Azîm, Ey Rahman, Ey Rahim, Ey Berr, Ey Kerî, Ey Evvel, Ey Kadîm. “ Allah’ım! Ey itaatime ihtiyacı olmayan ve isyanımın zarar veremediği, İhtiyacın olmayan amellerimi kabul buyur. Sana zarar veremeyen günahlarımı bağışla. Allah’ın adıyla, o bize yeter, Allah’tan başka hiçbir güç ve kudret yoktur. Allah’ın adıyla, ki yerde ve gökteki hiçbir şey ona rağmen zarar veremez. O işitendir, bilendir.“ Musa içinde bir korku hissetti. “Korkma, sen muhakkak daha üstünsün” dedik.” Taha, 67 –68 Ya Allah! Ya Allah! Ya Allah! Allah’a güvendim. Başarım ancak Allah’tandır. “Allah, O’ndan başka ilah yoktur; O, Hayydir, Kayyûmdur. Kendisine ne uyku gelir ne deuyuklama. Göklerde ve yerdekilerin hepsi O’nundur. İzni olmadan O’nun katında kim şefaat edebilir? O, kullarının yaptıklarını ve yapacaklarını bilir. O’na hiçbir şey gizli kalmaz. O’nun bildirdiklerinin dışında insanlar O’nun ilminden hiçbir şeyi tam olarak bilemezler. O’nun kürsüsü gökleri ve yeri içine alır, onları koruyup gözetmek kendisine zor gelmez. O, yücedir, büyüktür.” Bakara, 255 Ey mülkünde faniliği ve zevali olmayan! Lütfunla yetiş bana. Zira ben zayıfım, sensin Kavî. 2 Ben fakirim, sensin Ganî. Ben mağlubum, sensin Galib. Ben acizim, sensin her şeye Kadîr. “Bana kafidir Allah, Ondan başka yok ilah. O’na güvendim, O’dur arş-ı azimin rabbi.”Tevbe, 129 Allah bana yeter, O ne güzel dosttur. Ey Allah’ım! Tüm işlerimizde akıbetimizi hayreyle, Bizi dünyanın belasından ve ahiretin azabından kurtar. Şerri olan her kötüden, “Perçeminden tuttuğun” Hud, 56 tüm canlıların şerrinden, zatının celaline sığınırım Allah’ın, kutsiyetinin cemaline sığınırım. Ey Allah’ım! Senden selamet ve saadet istiyorum. Dünya yurdunun güzel sonunu, hayırlıların dostluğunu, iyilerin sevgisini, ve cehennemden kurtuluşu istiyorum. Ey Allah’ım! Uyku girmez gözlerinle koru beni, haksızlığı olmayan kuşatmanla kuşat beni. Bana olan kudretinle merhamet et bana, ki ümîdim senken ben helak olmam. Bana lutfettiğin nice nimetlerin var ki onlara layıkıyla şükredemedim, beni imtihan ettiğin nice belaların var ki onlara da hakkı ile sabredemedim. Ey layıkıyla şükredemediğim nimetlerinden dolayı beni mahrum etmeyen, Ey hakkıyla sabredemediğim imtihanlarından dolayı beni utandırmayan, Ey hatalarımla görüp de beni rüsvay eylemeyen, Senden, İbrahim’e ve İbrahim salat ettiğin, bereket verdiğin ve merhamet ettiğin gibi, Muhammed’e ve Muhammed ailesine de salat eylemeni istiyorum. Şüphesiz sen hamd edilmeye layık ve en şerefli olansın. Ey Allah’ım! Dinim konusunda, dünyamda bana yardım et, ahiretime takvamla yardım et. Uzak kaldığım, bilmediğim şeylerden koru beni. Huzuruna getirdiklerimle baş başa bırakma beni. Ey günahlardan zarar görmeyen, mağfiretin noksanlaştırmadığı, Seni noksanlaştırmayanı bana ver, sana zarar vermeyen günahlarımı bağışla. Ey Allah’ım! Senden yakın bir kurtuluş ve sabr-ı cemîl istiyorum. Her beladan afiyet, afiyette devamlılık istiyorum. İnsanlara muhtaç olmamayı diliyorum Sen’den. Her türlü şerdenselamet diliyorum. Alî ve Azîm olan Allah’tan başka hiçbir güç ve kuvvet yoktur. Ey Allah’ım! Ey kederleri açan, gamları gideren, darda kalmışların davetine icabet eden, dünya ve ahiretin Rahmanı ve bu ikisinin Rahim olanı, bana merhameti Sen edersin, başkasının merhametine muhtaç bırakmayacak şekilde bana merhamet eyle. Ey Allah’ım! Ban dokunan her kederden bir kurtuluş ve çıkış ver bana. Ummadığım yerden beni rızıklandır. Ey ölümü geçen ölümün yetişemediği! Ey sesleri işiten seslerin gizlenemediği! Ey öldükten sonra kemikleri giydiren! Muhammed’e s . ve Muhammed ailesine salat eyle. İşimde bana bir ferahlık ve çıkış ver. Zira Sen bilirsin, ben bilemem. Sen Kadîr’sin ben aciz. Ve Sensin gaybları bilen. Ya Allah! Ya Allah! Ey Rahman! Ey Rahîm! Ey T evvab! Ey Celal ve İkram sahibi! Ey imdad dileyenlerin kurtarıcısı! Ey darda kalanların duasına icabet eden! Yüzümü sana döndüm, pişman ve içten olarak sana güvendim, ihtiyacımı, huzurunda titreyerek, ancak sana arz ederim. Ey Allah’ım! Ahdimi ahdine kat. Beni salihlere ekle, celalinle destekle. Muttakî kullarından kıl beni. Senin hürmetine Allah’ım, yüzümü yalnız senin yönüne çevir. Kalbim ancak Sen’in kapına vurgun. Beni sevdiklerine ve dost ehline yakınlaştır, münkir düşmanlarının dostluğundan koru. Beni Marifet-i Muhammedi’nin hakikatine erdir, Sıfat-ı Mustafaviyye ile ziynetlendir. Dilimi şükrünle döndür. Nutkumu ve kalbimi zikrinle işlet. “ilyasgillere selam.” Saffat,181 “Ya Rabbî, bu dert bana iyice dokundu. Sen merhametlilerinen merhametli olanısın” Enbiya, 83 “Senden başka hiçbir ilah yoktur. Seni tenzih ederim. Gerçekten ben zalimlerden oldum.” “Bunun üzerine onun duasını kabul ettik ve onu kederden kurtardık. İşte biz müminleri böyle kurtarırız.” Enbiya, 87-88 Ey Allah’ım! Sırrımı, aşikarımı ve başıma geleni şüphesiz Sen bilirsin. Senden başka hiçbir güç ve kuvvet yoktur. Ey Allah, Ey Alî, Ey Azîm! Bana keder vereni benden gider. Lütfunla işimi gözet. Rahmetin ve kereminle bana yetiş. Şüphesiz sen her şeye kadirsin. Ey Allah’ım! Ey her şikayetin muhatabı! Ey fısıltıyı dahi işiten! Ey her belayı def eden! Ey her gizliyi bilen! Ey her sıkıntıyı bertaraf eden! Ey İbrahim’e imdad eyleyen! Ey Musa’yı kurtaran! Ey İsa’yı katına yükselten ve ey Muhammed’i seçen. Ey Allah’ım! Peygamberlerinin efendisine, resullerinin ekremine, Habîbine, nebîne, elçine,Efendimiz Muhammed’e aline ve ashabına salat kabul eyle. Zira ben,en fakir halimle sana yalvarıyorum, güçsüzlüğümle, çaresizliğimle, hatta garîb,itik,bulunduğu halden yalnız senin kurtarabileceğini bilen darda kalmışın yakarışıyla sana yalvarıyorum. Ey Erhame’r-Rahimin, bana merhamet et. Ey meded isteyenlere çokça imdad eyleyen, bana da imdad gelen kederden beni kurtar. Beni kuşatan gamdan koru beni. Lutfet bana Ey Latîf! Ey Rahîm!Ey isteyenlerin istediklerine sahip olan! İsteyemeyenlerin gönüllerini bilen, imdadınla bana yetiş. Ey her isteğe, katında amade bir makam, ve mesul bir cevab olan, Ey her seslenene, katında kapsamlı ve deruni bir ilim olan, Senin vaadlerin haktır. Nimetlerin bereketli ve geniştir. Ehli olduğunu bana yaptır, Ehli olduğumu bana yaptırtma. Çünkü sakınılmaya layık olan da Sen’sin, mağfiret sahibi olan da. “Allah, kesin olarak bildirdi ki kendisinden başka yoktur ilah” al-i İmran, 18 Ey Allah’ım! Kudsiyetinin nûruna sığınırım. Her türlü hastalıktan, afetten, hayırla gelenin dışında cinnî ve insî her gelenden, affediciliğinin bereketine, celalinin azametine sığınırım, Ey Erhame’r-Rahimin. Ey Allah’ım! Korunmadan önce sensin korunağım, sığınmadan önce sensin sığınağım. Ey Firavun askerlerinin huzurunda boyun eğdiği! Ey zorbaların zirvelerinin önünde eğildiği! Ey göklerin ve yerin kilitleri elinde olan. Ey Allah’ım, zikrin benim şiarım ve kaftanım, rahmetinin gölgesinde uykum ve kararım, sanadır her vahimden firarım, sayenledir her krizden intisarım, sanadır itimadım, ve kudsiyetinin kereminedir istinadım. Şehadet ederim ki yoktur senden başka ilah, muhafız çadırlarına al beni, ağır gelen kederlerimden beni koru, senin hürmetine Ey Rahman! Ey Rahim!. Vahid ve Ehad isminle istiyorum Allah’ım, Ferd ve Samed isminle yalvarıyorum, Azim ve Vitr isimlerini vesile ediniyorum Allah’ım, senin kudsiyetinin nûru, kainatın her köşesini masiva korkusunun tozları, evhamımın gönlüne karışmasın,ve masiva umutlarının izleri,fikrimin yelkenine değmesin diye geceleyin içine düştüğüm, sabahleyin içinde kalktığım şeyden beni kurtardın. Azabından ve ikabından beni kurtar Allah’ım, Leyl-ü neharımda, nevm ü kararımda beni koru Allah’ tazimle, arşının mükemmelliğini yücelterek diyorum ki senden başka yoktur ilah. Ey Allah’ım! Sav benden kullarının şerrini. Hıfzına, inayetine, emniyet ve sıyanet otağına al beni. Lütfuna, keremine ve ihsanına beni hissedar eyle. Ey Allah’ım! Hamdinle seni tesbih ederim, ismin kutsaldır senin, gücün yücedir. Ey Allah’ım! Ey işlerin felaketini gideren! Kederlerin güçlüğünü gideren, Ey büyük sıkıntıdan kurtaran! ve ey bir şeyin olmasını dilediğinde kendisine “Kün fe yekun”un yeterli geldiği. Ey Rabb! Ey Rabbim! Günah saldırıları zayıf kulunu kuşattı. Onlara ve her türlü şiddete engel olan sensin. Senden başka ilah yoktur. Yetiş! Yetiş! Merhamet! Merhamet! İnayet! İnayet! Kulun elçin, efendimiz Muhammed’e ve aline salat et. Tüm işlerimde bana ve müslümanlara lutfet. Allah’ım, efendimiz Muhammed ümmetini koru! Allah’ım, Efendimiz Muhammed ümmetine merhamet eyle! Allah’ım, efendimiz Muhammed ümmetini ıslah et! Allah’ım, Efendimiz Muhammed ümmetini kurtar! Ey Allah’ım! Beni, mahlukata ümit bağlayanlardan eyleme, onlara güvenenlerden eyleme, Allah Rızası İçin iki Rekat Hacet Namaz kılınır 70 kere “Ya Allah,Ya Rahman,Ya Rahîm,Ya Kaviyyü,Ya Kadir.” Ardından 41 kere“Bismillahirrahmanirrahim. Ya kadiru ya zahiri ya batınü ya Latiyfüya habîru kavlihül hakku ve lehül mülkü yevme yünfehu fissûri alimül ğaybi veşşehadeti ve hüvel hakimül habir.” 7 defa ’’Zekiyyün,Habîrün,Zahîrün,Sabitün,Şekûrün,Cebbarün,Ferdün.’’ Arkasından 11 kere Allahu,Hû,Melik'ün,Semîun,Kadir'ün,Kerim'ün,Halim'ün,Latîf'ün,Alîm'ün,Muîn'ün,Sadık'un Ve eller açılıp dua’ya edilir; Bismillahir-rahmanir-rahim 4 Elhamdülillahi rabbil alemîn, Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala alihî ve sahbihi ve sellim, Ferdün,Hayyün,kayyûmün,Hakemün,Adlün,kuddûsün. Ya Mahmud, Ya Aliyyü'l-a'la Ya Fatır, Ya Muhsin, Ya Minkel ihsan, ALLAH’ım senden Bismillahirrahmanir-rahim isminin hürmetine istiyorum. ALLAH’ım, ve ali Muhammed’in hakkı için,Ya Rabbim, Ya Erhamer’rahimin, Ya Erhamer’rahimin, Ya Erhamer’rahimin, Ne isteği varsa dua istek ve hacet istenir . SIRLI HARFLERi. Bismillahir-rahmanir-rahim. Allahümme ya rabbel erbab. Elif-Lam-Mim -Elif-Lam-Mim -Elim-Lam-Mim-Sad -Elif-Lam-Ra Elif-Lam-Ra Elif-Lam-Ra Elif-Lam-Mim-R Elif-Lam-Ra- Elif-Lam-Ra- Kef-Ha-Ya-Ayn-Sad-Ta- Ha-Ta-Sin-Mim-Ta-Sin-Ta-Sin-Mim-Elif-Lam-Mim- Elif-Lam-Mim- Elif-Lam-Mim-Elif-Lam-Mim-Ya-Sin- Sad- Ha-Mim- Ha-Mim- Ha-Mim-Ayn-Sin-Kaf -Ha-Mim- Ha-Mim- Ha-Mim- Ha-Mim- Kaf - Nun . Hz. Süleyman Duası. Bismillahir-rahmanir-rahim. ALLAH’ım Ancak senin nurunla hidayet buldum, ancak senin lütfunla ihtiyaçlarımdan kurtuldum, ancak senin nimetinle sabahladım ve akşama çıktım. İşte günahlarım senin huzurunda durmaktadır, senden mağfiret talep ederim ve sana tövbe ederim. Elif,Lam,Mim Allah’u la ilahe illa hüvel hayyül kayyum , La ilahe illa ente ya Hannan ya Mennan, Ya Bedies-semavati vel ardı, Ya Zel Celal-i vel ikram. Ya Erhamerrahimin, YaErhamerrahimin, Ya Erhamerrahimin, Beni bu sıkıntılardan kurtar. Senin verdiğini hiçbir kimse durduramaz ve Senin engellediğini hiçbir kimse yüceliğine karşı hiçbir yücenin yüceliği kendisine bir fayda kazandırmaz.”Güç ve kuvvet, sadece Yüce ve Büyük olan Allah’ın yardımıyla elde edilir.” ism-i Azam Duasi.; Allahümme innî ed'ûkellah ve ed'ûker-rahman ve ed'ûkel berrerrahîm ve ed'ûke biesmaikelhusna külleha ma alimetü minha ve ma lem a'lem entagfirelî ve terhameni, ism-i Azam Duasi.; Bismillahir-rahmanir-rahim 4 kere’ Elhamdülillahi rabbil alemin.’’ Elif Lam Mîm Allahü la ilahe illa hüvel hayyül kayyum, La ilahe illa ente Ya Hannan Ya Mennan, Ya Bedi-es semavati vel-ardı Zel Celal-i vel-ikram, Allahümme inni es'eluke bismike'l- a'zam ve rıdvanıke'l-ekber. Es’elüke bismikel a'lel eazzil ecellil ekram. Ve ilahüküm ilahün vahid, La ilahe illa hüver-rahmanür-rahîm, Allahu Rahman-ur Rahîm, Allahu la ilahe illa HU, Ya HU, Ya’men HU, la ilahe illa HU vela havle vela kuvvete illa billahil aliyyil azîm. İstediği dua, Hacet ve istek istenir Ya Erhame’r -rahimin, Ya Erhame’r -rahimin, Ya Erhame’r -rahimin. Sen Celil olan Rabbimsin ve adın Cemil’dir, ben de zelil olan kulum ve adım da feyzioğlu ümit’dir acı bana beni annemi babamı kardeşlerimi eşimi ve evlatlarımı ve sana iman etmiş tüm kullarını affetip bağışla bizi inşallah.
Seyyid Ahmed Er - Rufai Hazretleri Hayatı Eserleri Hayat b. Kays el-Harranî H. 501/M. 1105 yılında Harran’da dünyaya geldi. Hayat b. Kays çocukluğundan itibaren o zaman Harran’da bulunan medreselere devam ederek büyük hocalardan dersler almıştır. Özellikle Büyük şeyh Ebu Abdullah el-Bevvarî’nin Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, Yıl 18, Sayı 30, Temmuz–Aralık 2013 85 Harran’da kurmuş olduğu zaviyeye devam ederek ilim ve tasavvuf bilgileri alarak kendisini yetiştirmiştir. Şeyh Hayat sadece ilim öğrenmekle kalmamış ilmi ile amel eden evliyanın büyüklerinden ve ariflerin en ile gelenlerinden biri olmuştur. Elimizde çok az bir kısmı bulunan hikmetli sözlerine baktığımızda İslami zühd felsefesine vakıf bir alim ve zahid olduğu anlaşılmaktadır. Şeyh Hayat’ın yaşadığı dönemde İslam coğrafyası hem siyasi hem de kültürel yönden büyük bir parçalanma dönemi içinde idi. Büyük Selçuklu Devleti’nin parçalanmasından sonra ortaya çıkan Atabeyler emirlikleri zamanında Şiî-Batınî hareketler artmış ve İslam siyasi birliğini tehdit eder hale gelmişti. İslam alemindeki bu siyasi ve kültürel bölünmüşlüğü fırsat bilen o zamanın Avrupa devletleri Haçlı seferlerini başlatarak Anadolu ve Suriye coğrafyasının bir kısmını Müslümanlardan almayı başarmıştı. Ancak Zengi Emirleri ve daha sonra Selahattin Eyyubi gibi büyük sultanlar İslam siyasi birliğini sağlamaya çalışarak Haçlılara karşı cihad’ın bayraktarlığını yapmaya gayret etmişlerdir. İşte böyle buhranlı bir dönemde yaşayan Şeyh Hayat b. Kays bulunduğu çevrede toplumun önemli bir dini rehberi olmuştur. Hem halkın hem de o dönemin idarecileri için sıkıntılı zamanlarda himmetine başvurulan önemli bir mürşid olmuştur. Şeyh Hayat, hayatını bir abid ve zahid olarak geçirmiş iyi halleri yumuşak huyu ve cömertliğiyle çevresindeki insanların manevi önderi olmuştur. Göstermiş olduğu kerametleriyle büyük bir şeyh ve veli olduğunu da ispatlamıştır. Şeyh Hayat talebe de yetiştirmiştir. Şeyh bölgedeki halk üzerinde çok büyük bir manevi etkisi olmuş hatta dönemin Hıristiyanlara karşı cihad eden Müslüman komutan ve liderler onun himmet ve dualarını almaya çalışmışlardır. Şeyh Hayat ehli tasavvufun önemli şahsiyetleri tarafından da takdir edilmiş ve Büyük Şeyh Ahmed er-Rifaî tarafından hırka giydirilmiştir. Bazı alimler tarafından hayatta tasarruf salahiyetine sahipdört büyük şeyhten biri sayılmıştır. Şeyh Hayat 80 yaşında iken yılında Harran’da vefat etmiştir. Seyyid Ahmed Er Rufai Eserleri *el-Hikemü’r-Rifâʿiyye. * el-Burhânü’l-müeyyed. *el-Mecâlisü’s-seniyye. *Erbaʿûne hadîsen. *Hâletü ehli’l-hakıka maʿallah. *en-Nizâmü’l-hâs li-ehli’l-ihtisas. * el-Eşʿâr. * el-Ahzâb ve’l-evrâd. *Bu eserlerden başka, Muhammed Siraceddin er-Rifai ö. 885/1480 bazı sözlerini Rahiku’l-kevser min kelami’l-gavs er-Rifaʿi el-ekber Beyrut 1887, Ebü’l-Hüda es-Sayyadi ise bazı söz ve meclislerini el-Fecrü’l-münir İstanbul 1300 ve Kitabü Külliyyati’l-Ahmediyye Kahire 1316 adlı eserlerde bir araya toplamışlardır. Son düzenleme 12 Ocak 2019
seyyid ahmed er rufai kerametleri